Dönem Birincisi Fakültemizden

Kuruluşunun 10. yılını kutlayan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, 7. Dönem Mezuniyet Törenini COVID-19 salgını nedeniyle sınırlı sayıda katılımla ve yoğun hijyen önlemleriyle Üsküdar Yerleşkesi avlusunda gerçekleştirdi.

COVID-19 salgını nedeniyle eğitim ve yüz yüze faaliyetlerini çevrimiçi platformlara taşıyan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, “2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı Mezuniyet Töreni ve Yeni Akademik Yıl Açılış Programı”nı fiziksel mesafe, maske kuralı ve hijyen önlemlerine uygun olarak düzenledi. Öğrencilerin ve ailelerinin sağlığını korumak amacıyla sadece öğretim üyeleri, bölüm birincileri ve sınırlı sayıda aile üyesinin katıldığı tören, üniversitenin YouTube kanalında canlı yayınlandı. Törende, 2019-2020 Eğitim Öğretim Dönemini başarıyla tamamlayan 1,376 mezunu temsilen bölüm birincileri diplomalarını ve hediyelerini aldı. Törende ayrıca 2020-2021 Akademik Yılına dair başarı dilekleri iletildi.  

Aziz şehitlerimiz anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, Fakültemizi birincilikle tamamlayarak 7. dönem birincisi olan  Muhammed İbrahim Aydın öğrenciler adına bir konuşma yaptı.

“Buradan mezun olmaktan kıvanç duyuyorum”

Küçük yaşlardan itibaren İslâmi ilimleri öğrenmeye karşı büyük bir istek taşıdığını ve bunda dedesinin büyük bir payı olduğunu dile getiren Muhammed İbrahim Aydın, “Bir torun için dede sevgisiyle yetişmekten daha güzel bir şey varsa, o da bir dedenin dizinin dibinde ilminden de beslenerek büyümektir. Dedemin de tavsiyesiyle İslâmi ilimler okumaya karar verdiğimde Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi İslâmi İlimler Fakültesi’nin arzu ettiğim eğitimi alabileceğim bir fakülte olduğuna kanaat getirdim. Bir öğrenci için en zor seçimlerden biri olan üniversite seçiminde beni Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’ne yönelten şey; zengin ve nitelikli akademik kadro ve İslâmi ilimleri yüzde yüz Arapça olarak okuyacak olmamdı. Bunlar bugün mezun olmaktan kıvanç duyduğum fakültemi seçmemin en önemli unsurlarıydı.” diye konuştu.

Hayal ettiği üniversite hayatını Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nde yaşadığını söyleyen Aydın, “Amacım; bana emanet edilen kalbin, aklın, gençliğin, sağlığın daha da önemlisi yolun şükrünü eda edebilmekti. Bazen aileden, arkadaştan, eğlenceden hatta en tabii ihtiyaçlardan feragat ettiğim, kimi zaman stres, heyecan ve gerginliği bile bastırarak yürüdüğüm bir yolculuk oldu benim için. Nihayet sabır, tefekkür ve şükür ile bir başka durağa, böylesi bir hâlde eriştim. Şüphesiz yol bitmedi. Yürümeye dünden daha güçlü, kararlı, azimli ve istekli olarak devam edeceğim.” dedi.

“Kalabalık, fedakâr ve coşkulu bir aileyiz”

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Andı, Koronavirüs salgını nedeniyle alınan önlemler kapsamında sembolik bir mezuniyet ve yeni akademik yıl açılış töreni düzenlediklerini ifade ederek, “Elbette sizin içinizden geçtiği gibi bizim de içimizden bu törenin bütün görkemiyle, bütün mensuplarımızın katılımıyla yüz yüze gerçekleşmesi geçiyordu. Yaptığımız istişareler neticesinde hepimizin sağlığı açısından sembolik katılımlı bir tören gerçekleştirme kararı aldık. Buradaki ve ekranlarında bizleri izleyen öğrencilerimiz ve velilerimiz ile birlikte, bugüne kadar mezun ettiklerimiz ve edeceklerimiz ile birlikte biz Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi olarak kalabalık, fedakâr ve coşkulu bir aileyiz. Bu coşkunun önümüzdeki senelerde artarak, eskisi gibi kalabalık salonlarda kutlanabilmesini temenni ediyoruz.” diye konuştu.

Üniversitenin 10. kuruluş yılında birçok etkinlik planladıklarını ancak salgın nedeniyle ötelemek zorunda kaldıklarını kaydeden Andı şöyle devam etti:

“10. yılımızın idraki motivasyonuyla geçen yıla oranla farklı birtakım değişiklikler yapmaya gayret ettik. Çabamızı, eğitim öğretim düzenimizi yeni şartlara uyarlamak ve öğrencilerimizin bu süreci en az zararla atlatmaları için çaba gösterdik. Altyapı geliştirmelerine gittik ve geçtiğimiz bahar yarıyılını başarıyla tamamladık. Bu süreçte eğitim öğretim faaliyetleriyle yetinmeyip verimli akademik, bilimsel faaliyetler de yaptık. Bir bilim yuvası olma vasfımızdan taviz vermedik. Uluslararası Ayasofya Sempozyumu düzenledik, yeni bölümler açtık. Salgın hastalığın getirdiği her türlü olumsuzluğa rağmen motivasyonumuzu kaybetmemenin en belirgin göstergesi olarak 8’inci fakültemiz olan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesini aktifleştirme kararı aldık.”

“Ayasofya Medreseleri üniversitemize tahsis edildi”

Konuşmasında Ayasofya Camii’nin ibadete açılması kararını da üniversite bağlamında değerlendiren Rektör Andı, “Her zorlukla birlikte bir kolaylık vardır diyor ya ilahi hikmet, onun gölgesinde bu salgının bize getirdiği en büyük bereket ve müjdelerden birisi Ayasofya Camii’nin yeniden ibadete açılmasıydı. Bu karar Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi mensuplarını bir kat daha mutlu etti. Çünkü Fatih Sultan Mehmed’in adını taşıyan, onun vakfettiği eserlerin de gölgesinde faaliyet yürüten bir eğitim kurumuyuz. Fatih Sultan Mehmed’in mirasının yerli yerine oturtulması en çok bizi memnun etti. Buna ilaveten Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi ve desteğiyle, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün çalışmaları ve katkılarıyla Ayasofya Medreseleri üniversitemize tahsis edildi. Ayasofya Medreseleri’nde faaliyet göstermek üzere yakın zamanda Ayasofya Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni de kurduk. Bu merkez mekânın hakkını ve sorumluluğunu vererek nice bereketli, verimli işleri gerçekleştirecektir.” ifadelerini kullandı.

“Hedefiniz insanlığa faydalı olmak olsun”

Törende ve ekranları başında yer alan 1,376 mezunla aynı heyecanı ve mutluluğu paylaştıklarını ve onlarla gurur duyduklarını söyleyen Mütevelli Heyet Başkanı İsmail Gerçek, gençlere seslendi:

“Sevgili gençler, sizler bu ülkenin teminatısınız. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nde hocalarınızın bilgi birikiminden faydalandınız, yeni arkadaşlar edindiniz, yeni bakış açıları kazandınız, karar verme kabiliyeti geliştirdiniz… Bunlar size gelecekte rehberlik edecektir. Sizler bu üniversitenin vazgeçilmeyen birer üyesisiniz. Kapılarımız, gönüllerimiz ve desteğimiz her zaman size açıktır. Çalışma hayatınızda rekabet ortamında mücadele edeceksiniz. Eğer sürekli kendinizi yenilerseniz, çalışma azminizi ve motivasyonunuzu kaybetmezseniz, başarabilme inancınızı canlı tutarsanız başarmak kendiliğinden gerçekleşecektir.”

Çalışma hayatına atılacak mezunlara tavsiyelerini de ileten Gerçek, “Çalışma hayatınızda sorun getiren ve üreten değil, çözüm sunan insanlar olun. İşinizin daima olumlu taraflarını ön planda tutun. Böylece çalışma şevkiniz ve heyecanınız hiç bitmeyecektir. Her zaman adalet ve hakkaniyettin yanında durun. Çünkü toplumlar adaletle ayakta kalır.  İşiniz ve mesleğiniz sizin nihai hedefiniz olmasın. Onlar ancak insanlığa faydalı olmak için kullandığınız birer araçtır. Nihai hedefiniz insanlığa faydalı olmak olsun. Hepinize aydınlık ve huzurlu bir gelecek diliyorum. Yolunuz açık olsun.” dedi.

Gerçek, sözlerini yeni akademik yılın üniversite ve ülkemize hayırlı olması temennisi ile bitirdi.

Konuşmaların ardından Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy, Mütevelli Heyet Başkanımız İsmail Gerçek ve Rektörümüz Prof. Dr. M. Fatih Andı tarafından dönem birincisi Muhammed İbrahim Aydın’a diploması ve hediyesi verildi. Ardından Aydın, tüm dönem birincilerinin isminin yer aldığı şeref kütüğüne kendi ismini ekledi.

Bölüm birincilerinin de tek tek sahneye davet edilerek diploma ve hediyeleri takdim edildikten sonra 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı Mezuniyet Töreni ve Yeni Akademik Yıl Açılış Programı sona erdi.