Usul-i fıkhın modern dönem kitaplarında “icmâlî delilleri ve fıkıh istinbatına ulaştıran kaideleri bilmek” şeklinde dar çerçeveli yaygın bir tarifi vardır. Klasik dönemde ise usûl-i fıkhın aklî ve naklî ilimleri cem eden bir ilim olarak daha geniş bir alanda tasnif edildiğini görmekteyiz. Bu tasnife İslam’da ilimlerin aklî ve naklî olarak keskin bir şekilde ayrılamayacağını; akıl olmadan nakil, nakil olmadan da aklın olamayacağı, dolayısıyla usûl-i fıkhın, yalnızca aklî ve naklî ilimleri birleştiren bir ilim olmadığı, çok daha fazlası olduğu yönünde itirazlar da mevcuttur. Modern dönem ve klasik dönemde farklı konumlandırılan usul-i fıkıh ilminin mahiyetinin ve gayesinin aslında ne olduğunu alanda mütehassıs bir isimden dinleyeceğiz.

CANLI YAYINI BURADAN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ.